Türkiye Karasal Güç Olarak Suriye’de

Şu kritik zamanda böyle bir başlıkla yazı yazmak canımızı sıkıyor. Ne ki kimi gerçekleri ya da farklı düşünmeyi gerektiren yaklaşımlarda bulunmak zorundayız. Kör bir bakış ile olana bitene bakamayız. Çünkü eğer yazma sorumluluğu üzerimizde ise bu gibi gerçekleri ifade etmekle yükümlüyüz.

Sürekli vurguluyoruz; “Türkiye bir kuÅŸatmanın altında ve kapanlarla yüz yüze.” Durum böyle olunca kimi durumlar ve geliÅŸmelere mecbur oluyoruz, ediliyoruz. 15 Temmuz darbesi öncesinde ve sonrasında yaÅŸananlar Türkiye’yi içinde bulunduÄŸu bataklığın içine daha çok çekilmeye zorunlu kılmıştır. Terör acımasızdır. Müslüman kimliÄŸi altında, Müslümanların birbirini kırdığı ve en acımasız hâllerin yaÅŸandığı bir süreci yaşıyoruz. Terör örgütleri ne yazık ki, Müslüman gibi olmalarına karşın, Orta DoÄŸu ile Müslümanların yaÅŸadığı coÄŸrafyada odaklandığı, örgütlendiÄŸi hâlde, kendilerine düşman olanlara karşı deÄŸil de Müslümanlara savaÅŸ açmış bulunuyorlar. Bölgenin kangreni olan Siyonist Ä°srail’e karşı bir tek hamleleri yok. Bütün güçleri Müslümanlara karşı. Bunu yaparlarken de bahaneleri var. Ne yazı ki, saf, inançlı Müslümanlar da bunlara kapılıyorlar.

Türkiye Suriye’ye girmeye de mecbur edildi. Ãœstelik uzun zamandır Amerika, Türkiye’nin Suriye’de karasal güç olmasını istiyordu, bir türlü de ikna edemiyordu. Terör örgütlerinin saldırıları, ardından da patlayan 15 Temmuz darbe giriÅŸimi, Türkiye’yi olmadık hamlelere götürüyor. Ä°srail ile yapılan anlaÅŸma, Ä°srail’in tutumundan ödün vermeden Gazze saldırılarının ardından Türkiye’nin höykürmelerinin artık bir anlamı kalmadı. Zaten Ä°srail de umursamıyor. Yapıp edeceklerinden vazgeçmiyor. Olacağı buydu.

Gaziantep’te bir düğündeki patlama 50’yi aÅŸkın masum insanın ölümü ve baÅŸka olaylar Türkiye’yi Suriye’ye girmeye mecbur etti. Ä°ÅŸin garibi, Sovyet Rusya ve Ä°ran ile yapılan görüşmelerin iyi sonuçlar getireceÄŸine inandığımız bir zamanda Suriye müdahalesi bizi birden ÅŸaÅŸkına çevirdi. Ä°ÅŸin tuhafı, sanki bu hareketten Amerika’nın bilgisi yokmuÅŸ gibi bir hava da oluÅŸtu, ya da oluÅŸturuldu. Bir de baktık ki, Türkiye karadan, Amerika ise havadan vuruyor. Zaten Amerika’nın istediÄŸi de bu deÄŸil miydi

Joe Biden Türkiye’de, tam da bu sırada. Sayın CumhurbaÅŸkanımız ile yaptığı basın açıklamasında iki önemli vurgusu var. Bunlardan biri PYD’ye dokunulmaması uyarısı. Bunu biraz da dolaylı olarak yaptı. PYD’nin Fırat’ın batısına geçmeyeceÄŸi ifadesi. EÄŸer geçerlerse kendilerine olan destekte bulunmayacakları idi. Bu da ÅŸu anlama geliyor, onlar Fırat’ın ötesine geçmeyecek. Yani PYD’nin kontrolünde olan bölgeye veya örgüte bir müdahale olmayacağı anlamına da geliyor.

Suriye’de ÅŸu anda tek hedef DEAÅž/DAÄ°Åž olarak görünüyor. Bu da zaten Amerika’nın hedefinde olan tek örgüt. Joe Biden’a sorulan IŞİD sorusu ve onunu da bu doÄŸrultuda verdiÄŸi cevap Sayın CumhurbaÅŸkanı’nı rahatsız etti. DAÄ°Åž vurgusunu öne çıkardı. Ä°slâm’ın barış dini olduÄŸunu da anımsattı. Tabiî emperyalizm terör ve Ä°slâm’ı bir arada görüyor. Biz istediÄŸimiz kadar bildiÄŸimizi söyleyelim onlar bildiklerinde ısrar ediyor.

Bu yazıyı yazdığım sırada Kerry’den bir açıklama geldi. PYD Fırat’ın doÄŸusuna çekiliyor diye.

Türkiye, Ä°ran ve Rusya Suriye’nin toprak bütünlüğünden söz ediyorlar. Amerika, PYD diyor ÅŸu an. Sadece bu mu, hayır. Ä°srail Suriye’nin bütünlüğünün söz konusu olamayacağını ısrarla vurguluyor. Ä°srail ile Amerika aynı düşünceye sahipler. Bütün bir Suriye Ä°srail’in iÅŸine gelmiyor.

Joe Biden, Fethullah Gülen hakkında adalet ve yargı diyor. BaÅŸka bir ÅŸey demiyor. Yanı ayak sürüyor. BildiÄŸini okuyor. FETÖ’nün, 15 Temmuz darbesinin de, PYD, DAÄ°Åž, PKK, sol örgütler, el-Kaide gibi bütün örgütlerin arkasında ABD ve Ä°srail var. Oyunu onlar kurguluyor, sahneye koyuyor oynuyor ve oynatıyor. Türkiye bir kuÅŸatmaya, kumpasa alındı. Patlamalar, ölümler, bölgenin kan gölüne çevrilmesi onların kurgularının sonucudur. Türkiye kurban seçilmiÅŸtir. Åžu gerçek ki, Türkiye Suriye’ye girmeye mecbur edildi. Bu Amerika’nın ne zamandır istediÄŸi bir sonuçtu.